8 Kasım 2016 Salı

SOKRATES'İN SAVUNMASI(ÖZET)


Dostlarım!Bana suçlama yöneltenlerin üzerinizde nasıl bir etki bıraktıklarını bilemiyorum,ancak hiçbiri doğru olmayan sözleri o kadar etkileyiciydi ki onları dinlerken neredeyse kim olduğumu unutuyordum.Bu kadar yalan söz arasında en şaşırdığım şey,benim sözlerimin sizleri kandırmasına izin vermemeniz ,buna karşı dikkatli olmanıza yönelik uyarıydı.Uyarı aslında benim yetenekli bir hatip olduğuma işaret ediyor.Çekinmeksizin bunu söylediklerine göre sanırım utanmaz insanlar kendileri.Çünkü birazdan hiç de iyi bir hatip olmadığım göründüğünde ,yalanları ortaya çıkacak.
Sevgili dostlarım!Yine de şunu söylemek istiyorum:Onlar gibi yaldızlı sözlerle ve güzel deyimlerle konuşmayacağım.Çoğunuzun beni kentin meydanlarında gördüğü şekilde konuşarak kendimi savunduğumu görürseniz şaşırıp beni azarlamayın.İzninizle durumumu anlatacağım:Yetmiş yaşındayım,ilk defa mahkemedeyim ve buradaki konuşma şekline alışık değilim.Başka bir kentten gelseydim ülkemin lehçe ve geleneklerine uygun şekilde konuşmamı garipsemezdiniz.Şimdi de aynı şeyi yapmanızı rica ediyorum.Konuşma şeklimin güzelliğiniden çok hakkımda söylenenlerin doğruluğunu inceleyin.Nasıl ki avukatlların asıl görevi doğruyu söylemekse,hakimlerin asıl görevleri de iddiların doğrulğunu araştırmaktır.
Sayın yargıçlar!Sanırım yapmam gereken şey,öncelikle bana uzun zamandan bu yana yöneltilen suçlamalara yanıt vermek ,ardından da yeni suçlamalara geçmek olacaktır.Suçlamaların konusunda böyle bir ayrım yapmamın nedeni ,uzun zamandan bu yana bana yönelik haksız suçlamalar getiren çok sayıda insan olmasıdır.Anytos ve arkadaşları da benim için tehlikeli ama ben bu insanlardan daha çok korkarım.Atinalılar!Bugün bile bu insanlar çok daha tehlikeliler.Sokrates adında bir bilge adam olduğu söyleniyor,bu adamın gökyüzünde olanlardan haberdar olduğu ,yerin altındaki her şeyi incelediği ve zayıf argümanla güçlü argümanı yendiği söyleniyor.İşte bu yalanlarla çocukluğunuzdan bu yana aklınızı karıştıran insanları kastediyorum.Beni suçlayanlar arasında büyük tehlike oluşturanlar ,bu insanlardır.İlginç olan,bir komedya yazarı dışında suçlamaları getiren insanları tanımıyorum,hiç birinin ismini size söyleyemem.Kimi zamanlar yalnızca benim hakkımda duyduklarını söyleyen ancak zaman zaman da kıskançlık nedeniyle sizleri bana karşı kışkırtan bu insanlarla başa çıkmak zordur.Bu insanları mahkemeye getirip sorgulama şansımız yok,bu nedenle de savunmamı yaparken,söylediklerime yanıt verecek birisi olmadığından gölgelere karşı,görünmez suçlayıcılara karşı kendimi savunacağım.
Atinalılar!işin niteliğini bildiğimden ,zorluğundan da haberdarım.Neyse bu işi Tanrıya bırakalım.Ben kendi üzerime düşeni yapıp,kanunlara uygun biçimde savunmamı yapacağım.
Öncelikle beni bu kadar istenmeyen bir insan haline getiren ve Meletos'un suçlamaları yöneltmesine neden olan suçlamayı düşünelim:"Sokrates işi olmayan şeylere karışmakta ,sadece yerin altındakileri değil,aynı zamanda gökyüzündekileri de araştırmaktadır.Yanlış olanı doğru gibi gösteriyor ve diğer insanların da peşinden gitmelerini sağlıyor."Suçlama bu sözlerle devam ediyor.Ancak dostlarım ben böyle konulara hiç ilgi duymadım.Söylediklerimin doğruluğnu ispatlayabilmek adına burada bulunanların çoğunluğuna sesleniyorum.Beni dinleyenler bu konular hakkında konşutuğumu duyan var mı?Duyan varsa lütfen ayağa kalkarak diğer insanların akıllarının karışıklığını gidersin.Eğer birisi benim kendisini eğittiğimi ve bunun için para istediğimi söylüyorsa bunun yalan olduğnu bilin.
Şimdi birisi belki şöyle diyebilir:"peki neden Sokrates !Bu suçlamalar ortaya çıktı?Senin böylesine hatalı olduğunu gösterilmene yol açan neden ne?Tamamen sıradan şeyler yapsaydın senin hakkında bu kadar dedikodu ve gürültü çıkmazdı."
Bence bu çok mantıklı bir istek olurdu.Ben de neden böylesine kötü bir üne sahip olduğumu mümkün olduğunca sizlere anlatmaya çalışacağım.Şimdi bütün dikkatinizi buraya yöneltin ve beni dinleyin.Kimileriniz şaka yaptığımı ve ciddi olmadığımı düşünebilirler.Ancak söylediklerimde ciddi olduğumdan emin olunuz.
Dostlarım!Sevgili Atinalılar!Bu üne sahip olmamın nedeni sahip olduğum kısmi bilgelik.Bunu nasıl bir bilgelik olduğunu merak edeceksinizdir.Söylemek istediğim şey, insana özgü bir bilgelik.Evet benim bilgeliğim çok kısıtlı bir alanda.Oysa şimdi sözünü ettiğimi bilgeler,insanüstü bir anlamda bilge olanlar.İşin doğrusu onların bilgeliklerini başka nasıl açıklayabileceğimi bilemiyorum.Beni böyle bir bilgelikle ilgim yok,eğer olduğunu söyleyen varsa,o kişi yalancı ve iftiracıdır.
Khairephon'u tanıyorsunuzdur.Günün birinde Khairephon Dephoi tapınağına gidiyor ve Tanrının elçisi Pythia 'ya benden daha bilge bir insan olup olmadığını sormuş.Pythia da olmadığı yanıtını vermiş.Gerçi Khairephon öldü ama mahkemede şu an kardeşi var.Kendisi şahit olacaktır.
Peki bunları neden size anlatıyorum,bunu düşünün.İftiraların ilk defa ne zaman ortaya çıktığını anlatmak istiyorum.Tanrının mesajını duyduğumda kendi kendime şöyle dedim."Tanrı ne demek istiyor?Neden basit konuşmadı da bir bilmece kullandı?Ben küçük ya da biyik bir bilgeliğim olmadığını biliyorum.Şimdi benim dünyadaki en bilge insan olduğumu söylerken ne demek istedi?Tanrı yalan söylemez,böyle birşey Tanrı için doğru olmaz.
Tanrının mesajını uzunnca bir süre düşündüm.Ve şaşkınlığım geçtikten sonra gönülsüz de olsa bir bilgenin yanına gidecektim.Sonunda şöyle diyecektim:"Benim en bilge insan olduğumu söylüyordun,ancak bak benden daha bilge birisi."
Bu kişinin yanına gittim ve onu inceledim.Adını söylemeyeceğim ama o zamanlar siyasetle ilgilendiğini belirteyim.

Hiç yorum yok: